MP3 YASAK OLAN SANATÇILAR HAKKINDA

Bu sahislar; A.Önül, F.Koç, S.Uçan v.d. S.Uçan sofi degil, hatta ne oldugu, kim oldugu belli bile degil. Böyle bir insanin kasetleri nasil alinabilirki! Sofi herseye çok dikkat etmelidir. A.Önül., F.Koç,S.Uçan vs. ne kadar güzel kaset çikarirlarsa çikarsinlar, ne kadar hos, tatli sözler sarfederlerse sarfetsinler, sofilerin bu noktalara takilip kalmamalari lazimdir. Çünkü onlar ALLAH için, MUHABBETULLAH için çikarmiyorlar, sadece ve sadece para için çikariyorlar.
Bu sahislarin tarikatla alakalari yoktur. Çünkü ben bizzat bunlari gördüm ve duydum. Öncelikle; A.Önül’den bahsedelim: Bizim tarikatimizdan ayrilmistir.Özellikle hangi mürsitten, hangi yoldan maddi çikar saglarsa oraya kapilanir, o mürside baglanir! O geceleri gazinolarda sarki da söyler.Duydum ki; bir gün konserden sonra kulise gitmis, o esnada oraya bir bayan gelmis, ona bir tokat vurmus, oradakiler merakla bayana tokadin sebebini sormuslar; bayan, A.Önül’ün kendisine evlenmek için söz verdigini, lakin evli birisi oldugunu ögrendigini anlatmis.Bunun benzeri pekçok vakalar mevcuttur.
F.Koç Menzile baglidir.Lakin bütün mürsitlere gidiyor.Sizler niçin bize faydasi olmayan meyve agaçlarini suluyorsunuz? Zahiren tadi, lezzeti çok hos olsa bile. O meyve agaçlarinin meyvesini yemedikten sonra, onlardan menfaat elde edemedikten sonra, ne anlami, ne gayesi var? Sizler öyle bir meyve agacini sulayin ki, çocuklariniz da diger Ümmet-i Muhammed de faydalansin.
F.Koç.’un bir gün konseri vardi. Ben onlarin konserlerinin nasil oldugunu çok merak ediyordum. Konsere gitmeye karar verdim.Gidince çok sasirdim, çünkü islamla hiç alakasi olmayan bir etkinlikti.Ben erkekler tarafinda idim. F.Koç. beni ön tarafa çagirdi.Ona benden bahsetmemesini söyledim. Fakat o seyyidler ilahisini okuyarak, birden salona girdi, ayni zamanda elleriyle de beni isaret ediyordu.Oradakilere bir kissa anlatti.Sonra radyomuz deyip yardim istemeye basladi.Nasil sahsi bir radyoya bizim radyomuz diyebiliyordu! Söylediklerine çok sasirmistim. Konserdeki kalabaliga söyle sesleniyordu: “Bakin bacilar ben de veriyorum, siz de verin.Çocuklarinizin sadakasi olsun.” Ve herkes birseyler verdi.Ben yine çok sasirmistim.
Biz hangi zamandayiz sofiler,neden böyle yapiyorlar. Gavsimiz böyle seylere asla razi olmaz.Ben içimden bu olanlara çok kizmistim.Sofiler , böyle insanlara, böyle islere neden kaniyorlar.Ben bir kitapta söyle okudum: “ Bir insan birinden bir sey ister de, o insan isteyene,rizasi olmaksizin bir sey verse, o babasi bile olsa haram olur. Bu sahislara nasil yardim eder ve kanarsiniz? Siz bu insanlara çok önem veriyorsunuz,telefon açiyorsunuz, niçin, sizi Allah’a mi yaklastiriyor? Sofiler böyle seylere çok kaniyorlar, ben seyyidim diyene yardim ediyorlar.Böyle sahislara kanmayin, izinsiz bu etkinliklere katilmayin, yardim yapmayin.Siz ancak mürsidinizin yakin akrabalarina önem verin. Seyyidlere de normal edeb gösterin.Bazi bacilarimiz niçin konserlere gidiyorlar? Bu isi tarikatimiz kabul etmez.Mürsidimizden faydalanamazsiniz.Çünkü; böyle isler yapmaniz, Allah ve Peygamberin rizasina uygun düsmez.Sadatlar ve Gavsimiz böyle olaylari kabul etmezler. O konserler, tarkanin konserlerine benziyor.
Siz hiç ilim bilmezmisiniz, böyle seyler Allah (C.C.) ‘den uzaklasmaya sebeb olur.
Dünyaya gelis sebebimiz, Allah’ a yakin olmaya çalismaktir.Sadatlar öyle seyleri kesin kabul etmiyorlar.Eger bir insan sarki dinlemenizi isterse,ona haram oldugunu söyleyin.Çünkü belli olan seylerdir.
Bir zaman, Izmit’te ikamet eden bir Dagistanli sahis, sofi olup, Menzil’e geliyor.Kulagi küpeli, saçi uzun, entel görünümlü biri idi. Allah ondan razi olsun. Rahmetli Seyda Hz.’ne soruyor:” Kiyafetlerimi degistireyimmi?” Seyda Hz.” Sen bilirsin.” Diyor. Kiyafetini, seklini degistirmiyor.Kötü mahallesine geri dönüyor.
Arkadaslarinin yanina gidiyor. 3 ay zaman geçiyor ve 7 arkadasinin sofi olmasina sebeb oluyor. Eger Seyda Hz. Eski kiyafetlerini giyme deseydi, eski arkadaslarinin yanina dönemiyecekti.Biz bu büyüklerin her sözünü, fiilini, sifatini anlamaktan muhakkak acizizdir.
Bir baska misal daha anlatalim. Bir mürsid, yaninda talebeleriyle yolda ilerliyorlar.Mürsid, talebelerine:”Üzüm olsa da yesek.” Buyuruyor. Bir talebesi bu sözdeki mürsidinin muradini anliyor ve kosarak baga gidiyor, orada bir salkim üzüm bulup , mürsidine getiriyor.Mürsidi talebeye: “Bu kista nasil üzüm getirdin?” diye soru yöneltince, talebe:”Mürsid, bir kelam edince, asla bos degildir.” Diyerek cevap veriyor.
Mürsid talebesine:”Sen bizi anladin” diyor ve ona irsad için talimat veriyor.

S.Ihsan Erol

Kaynak Belirtmeden Yayınlamak Yasaktır.
--------------------------------------------------------------------------------
Kaynak Nedir ?: Her hakkı saklıdır © www.kasriarifan.com